Siirler.Biz

Aşk Acısı İstanbul

22.10.2010

Aşk Acısı İstanbul
İstanbul’u gurbette yaşamak
Uzakta,rüyada kaçamak
Onu anlamak,yaşamak
İstanbul’a sevdalı için

Yaşamayan göremez
Ne iki gözüyle nede gönül gözüyle
Anlaşılmaz iki çift sözüyle
Lal olur anlatamaz diliyle

Kapılırsın büyüsüne
Renklerine,süsüne
Hayran olursun
İstanbul’un
Mest eden lehçesine
Köle olasın gelir görsen efendisine

Dalarsın maziye
Yaşlı vapurların,arka köpüklerinde
Bulursun kendini,dönen pervanelerinde
Üfül,üfül bir serinlik
Kız kulesinin,uçuşmayan eteklerinde
Simitçi martıların,titrer yüreklerinde

Galata köprüsü balıkçıları
Arapsaçı olmuş oltaları
Rızık ararken haliç’de
Bulanık,derin suları
Çekerler tesbih tesbih
Yukarıya balıkları
Yutkundukça uzaktan
Boğazımda kalır kılçıkları
Oltalar çekildikçe
Batar yüreğime
İğneleri,sancıları

Tarihin gözüyle baktığımda
Selam durur
Hazerfan’ı uçuran galata
Üsküdar,doğancılar parkına
Fısıldaşır hisarlar
İstanbul’un fethini
Duyarsın hisarlardan atılan
Okların,okçuların sesini
Kulak ver galata köprüsüne
Anlatır haliç’in zafer methini
Boğazın şahididir ortaköy feneri
İstanbul’u aydınlatır ahırkapı feneri
Tarihle terkedilmiş balat’ta rum evleri
Kilise çanlarıyla karışır ezan sesleri
Gözlerim kapalı,yüreğimde yaşanır
Aşk Acısı İstanbul

Ezanlar okunur,eller açılır,Eyüp Sultanda
Yankı yankı,çağrı çağrı her yanda
Fatih’in sesi duyulur,dört nala surlarda
Tarihin naraları,çığlık çığlık kulaklarda
Nurtopları sırtlarda,mermiler kucaklarda
Görmezmisin efendi
Mehterle yürüyor askerler sokaklarda
Böyle bir İstanbul nasıl yaşanır uzaklarda

Zordur bilirim varoşlarda yaşamak
Zordur kurtlar sofrasında var olmak
Çiledir bir dilim ekmekle aç doymak
Bile bile bağıra taş koymak
Olurmu buna rağmen İstanbul’u soymak
Sevdası var,aşk ile İstanbul’u yaşamak
Ermesede muradına,patlasada suratına
Yinede mutludur çocukları
İstanbul’la sarılarak

Çünkü bir aşktır bir sevdadır
İstanbul’da,İstanbul

Sirkeciden kalkar tren,halkalıda sona erer
Yaşatırlar İstanbul’u,ara duraklar birer birer
Balıkçılar boğazda umut arar ağlarda
Dolmuşlar tükenir ömür törpüsü yollarda
Yosmalar yorgun düşer,sıcak şevkatli kollarda
Kimsesizler uyurlar kartonlarla sokaklarda

Kimileri eğlenir kulüplerde barlarda
Bir sarhoş ise rast makamıyla parklarda
Şişede dibe vurmuş
Gözü yün yatak banklarda
Buna rağmen yaşanır
İstanbul’da,İstanbul

Neon ışıklı beyoğlu kalsada çok uzaklarda
Kırmızı tramvayı geri döndü raylarda
Gençlik görüntüyü bozsada kaykaylarda
Böyle bir İstanbul yaşanmaz uzaklarda

Ayrı kalmış aşkların bağıdır boğazköprüsü
Bundandır İstanbul’a şiir yazma dürtüsü
Kalmasada taş yapılardan botanik örtüsü
Yinede muhteşemdir
Yeditepeden görüntüsü
Kafa şişirsede gündüzün gürültüsü
Doyumsuz gecenin sessizliğe bürünüşü
Yaşanmaz bu gece
İstanbul buralarda
Şimdi yaşamak,coşmak vardı oralarda
Kapat gözlerini
İstanbul yine rüyalarda
İllede İstanbul
İstanbul’da İstanbul
Hasret kokan yürek yakan
Aşk acısı İstanbul

Şafak Özışıl

Etiketler:

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.