Matematiğim oldu olalı zayıftı benim.
Ama kirpiklerinin sayısını gamzelerinle çarpıp,
parmak uçlarından çıkardıktan sonra, saç
tellerinden yola çıkarak doğru orantıyla alnına
varabilirim…
Eyluldu aylardan
Kalbim kalma idi ocaktan
Mayisi getirdin sen bana
Ama kisa surdu omrumun yazida baharida
Ya bir hafta ya iki hafta
Eyluldu aylardan
Sen gittin ya bir soguk kaldi tipki şubattan
İlmek ilmek isliyorum defterlere seni,akşama doğru uyur seni görürüm rüyamda, rüyandan ise kabus oldum bir türlü prens olamadım.
Gökkuşağı oldum gök yüzüne göğüne kuşak oldum,siyah oldum mavi olamadım kırmızı olamadım, kolye nde siyah inci oldum kulağında mavi akit olamadım, siyah boyalı yüzük oldum parmağında, tek taşın olamadım. .. (devamı gelir tecil hakkı var dikkat )
Merahaba kalbimi calan kiz merhaba umutlarimi calan kiz merhaba hayallerimi yikan kiz merhaba sevdalarin en guzelini icimde parcayan guzel kiz…
Bu satirlari okurken ben nerde olurim bilmem arkamda ailemi birakiyorum beni cok seven benim yuva kurmami isteyen torun isteyen yuzumun hep gulmemi isteyen ailemi arkamda birakiyorum bu satirlari yazarken gozlerim oluk oluk yerinde durmadan akiyor artik yas akmiyor kalbimim kanlari akiyor umarim her yuzun guldugunde ben aklina gelim annem gelsin babam gelsin onlarin sozleri aklina gelsin her gun ellerini acip gozlerinde yaslarla rabbime dua ettigi gelsin aklina dirisi yok bari ölusunu gorimm dedikleri aklina gelsin o zaman da hic aglama gozlerin dolmasin icinde bi sizi olmasin hep gul sen cunku sen benim solmayan cicegimdin sen gul solma biz senin yerine solduk dallarimiz koptu bizden geriye senin biraktigin parcalar var hoscakal…
Tam 6 yıl oldu az önce…
Biraz önce yine kanadı adın geçince acım. Yine sahneme alkış almadan çıktı, o bir zamanlar çiçekleri güldüren nazlı sesin. Herkes göğsünün ortasında sevdiceğini uyuturken, göğsümün ortasına havan topu gibi düşmüştü yokluğun. Tam da bu saatlerde kırık camların üzerinde darp etmiştin beni, hatırladın mı? Paramparça olmuştum ama, o kırıcı cümlelerinden başkası batmamıştı bedenime.
Altı yıldır yokluğuna bolta atıyorum; kırıklarımın üstüne basıp, acıdı mı ki dediğin gönlümün acı dolu avlusunda. Kapatamadı gözlerim bir türlü, olay yerinde ölen gözlerinin dosyasını. Gökyüzüne açılan pencerem olmadı daha. Güneş vurmadı köşesinden ranzama, gün doğmadı, ay çıkmadı…
Sardırmadım yaralarımı.
Sardırmadım ki; unutmasın nefesin olmadan uyuyamayan yüreğimin, nefesinle boğulduğunu. Sardırmadım ki; canım dediğimin, canım çıkana kadar canımdan can aldığını anlatayım kesiklerimi soranlara. Masum bir çocuğu ağlarken gördüğümde, hasbihalimize konu olsun, can cağızım dediğimin nasıl can ağrım olduğu…
Ana kimdir.
Ana yavrusunu en az kendi canı kadar seven bir varlıktır.
Ana kendisi çamurlara bulanıp dallarına renk veren ve çeşit çeşit meyve veren bir ağaç gibidir. Ana dar boğazlara toplanmış dağlara ve ovalara yağmur veren bulutlar gibidir. Ana toprağın altında kendisi çürüyüpte toprağın üzerine filiz veren başak gibidir. Ana soğuk ve karanlık gecelerde o zor şartlarda düşman karşısında duran mehmetcik gibidir. Ana topraktan çıkarılan değeri işlendikçe anlaşılan ve bulunduğu yeri pırıl pırıl süsleyen bir altın gibidir. Ve ana çok şeydir. Rabbim kavuşamayanları cennette kavuştursun inşallah…
Issız bir liman, sanki bir terkediliş gibi
Martılar özgür, ama değil gibi
Dalgalar sandalları sallar, sanki okşar gibi
Okyanus üzerinde gemiler,birilerini arar gibi
BURAK YÜKSEL
sen olmayınca canım çok sıkılıyor kalbimin sesi 10 metre öteden duyuluyor inan yada inanma seni çok seviyorum sende söyle hadi bende seni seviyorum söylemessen eğer seni anlarım sana yan gözle bakanlara dalarım seni başkasıyla görsem dayanamam ağlarım çürüdü gitti seninle olan tüm kuvetli bağlarım seni nasıl sevdiğimi bilmiyormusun senin için delirdiğimi görmüyormusun hayat buysa eğer bırak kalsın almıyım sen olmayınca yanımda ben artık yaşarmıyım
Sevemiyorsan sevme beni. Zorlama artık yapamıyorsun yani yapamıyoruz. Ben çok denedim aslında elimden gelen ne varsa yaptım. elimden ne geldiyse daha’da iyisini yapmaya çalıştım ama olmuyor. karar verdim artık, olmayan şeyi sürekli ama sürekli yapmaya gerek yok… sen zaten birşey yapmıyorsun bunu herkez biliyor ama artık zorlamanın anlamı yok hoşçakal…
Her yazın kışı her kışın bir ilkbaharı varmış mevsimler bile anlatiyor zamanla herşeyin değiştiğini Allahın yarattıklarına şükürler olsun..Beni soracak olursanız eger suan kışı yaşıyorum elbet bunun yazıda olacak tıpkı mevsimler gibi tekrar yeserecek yapraklarim çiçek açacağım..zamanla yeniden dökülecek umutlarım hayallerim.. Ömrüm tükenene kadar yılmadan yıkılmadan bıkmadan usanmadan kök salacağım..
Matematiğim oldu olalı zayıftı benim.
Ama kirpiklerinin sayısını gamzelerinle çarpıp,
parmak uçlarından çıkardıktan sonra, saç
tellerinden yola çıkarak doğru orantıyla alnına
varabilirim…
Senden ayrıldığım zaman
Yaşamak bana haram
Aklımdasın her zaman
Sen bakıyorsun bu zaman
#yanlizcocuk
Eyluldu aylardan
Kalbim kalma idi ocaktan
Mayisi getirdin sen bana
Ama kisa surdu omrumun yazida baharida
Ya bir hafta ya iki hafta
Eyluldu aylardan
Sen gittin ya bir soguk kaldi tipki şubattan
İlmek ilmek isliyorum defterlere seni,akşama doğru uyur seni görürüm rüyamda, rüyandan ise kabus oldum bir türlü prens olamadım.
Gökkuşağı oldum gök yüzüne göğüne kuşak oldum,siyah oldum mavi olamadım kırmızı olamadım, kolye nde siyah inci oldum kulağında mavi akit olamadım, siyah boyalı yüzük oldum parmağında, tek taşın olamadım. .. (devamı gelir tecil hakkı var dikkat )
Senden ayrıldığım zaman
Yasamak bana haram
Aklımdasın her zaman
Sen bakıyorsun bu zaman.
Facebookta Arkadaş ekleyin
Nazmi Tuten
Merahaba kalbimi calan kiz merhaba umutlarimi calan kiz merhaba hayallerimi yikan kiz merhaba sevdalarin en guzelini icimde parcayan guzel kiz…
Bu satirlari okurken ben nerde olurim bilmem arkamda ailemi birakiyorum beni cok seven benim yuva kurmami isteyen torun isteyen yuzumun hep gulmemi isteyen ailemi arkamda birakiyorum bu satirlari yazarken gozlerim oluk oluk yerinde durmadan akiyor artik yas akmiyor kalbimim kanlari akiyor umarim her yuzun guldugunde ben aklina gelim annem gelsin babam gelsin onlarin sozleri aklina gelsin her gun ellerini acip gozlerinde yaslarla rabbime dua ettigi gelsin aklina dirisi yok bari ölusunu gorimm dedikleri aklina gelsin o zaman da hic aglama gozlerin dolmasin icinde bi sizi olmasin hep gul sen cunku sen benim solmayan cicegimdin sen gul solma biz senin yerine solduk dallarimiz koptu bizden geriye senin biraktigin parcalar var hoscakal…
Meğer se
Hiç biz olamamışız
Göz göze bakarken
Uzaktan uzağa hoşçakal
Tam 6 yıl oldu az önce…
Biraz önce yine kanadı adın geçince acım. Yine sahneme alkış almadan çıktı, o bir zamanlar çiçekleri güldüren nazlı sesin. Herkes göğsünün ortasında sevdiceğini uyuturken, göğsümün ortasına havan topu gibi düşmüştü yokluğun. Tam da bu saatlerde kırık camların üzerinde darp etmiştin beni, hatırladın mı? Paramparça olmuştum ama, o kırıcı cümlelerinden başkası batmamıştı bedenime.
Altı yıldır yokluğuna bolta atıyorum; kırıklarımın üstüne basıp, acıdı mı ki dediğin gönlümün acı dolu avlusunda. Kapatamadı gözlerim bir türlü, olay yerinde ölen gözlerinin dosyasını. Gökyüzüne açılan pencerem olmadı daha. Güneş vurmadı köşesinden ranzama, gün doğmadı, ay çıkmadı…
Sardırmadım yaralarımı.
Sardırmadım ki; unutmasın nefesin olmadan uyuyamayan yüreğimin, nefesinle boğulduğunu. Sardırmadım ki; canım dediğimin, canım çıkana kadar canımdan can aldığını anlatayım kesiklerimi soranlara. Masum bir çocuğu ağlarken gördüğümde, hasbihalimize konu olsun, can cağızım dediğimin nasıl can ağrım olduğu…
Ana kimdir.
Ana yavrusunu en az kendi canı kadar seven bir varlıktır.
Ana kendisi çamurlara bulanıp dallarına renk veren ve çeşit çeşit meyve veren bir ağaç gibidir. Ana dar boğazlara toplanmış dağlara ve ovalara yağmur veren bulutlar gibidir. Ana toprağın altında kendisi çürüyüpte toprağın üzerine filiz veren başak gibidir. Ana soğuk ve karanlık gecelerde o zor şartlarda düşman karşısında duran mehmetcik gibidir. Ana topraktan çıkarılan değeri işlendikçe anlaşılan ve bulunduğu yeri pırıl pırıl süsleyen bir altın gibidir. Ve ana çok şeydir. Rabbim kavuşamayanları cennette kavuştursun inşallah…
Issız bir liman, sanki bir terkediliş gibi
Martılar özgür, ama değil gibi
Dalgalar sandalları sallar, sanki okşar gibi
Okyanus üzerinde gemiler,birilerini arar gibi
BURAK YÜKSEL
sen olmayınca canım çok sıkılıyor kalbimin sesi 10 metre öteden duyuluyor inan yada inanma seni çok seviyorum sende söyle hadi bende seni seviyorum söylemessen eğer seni anlarım sana yan gözle bakanlara dalarım seni başkasıyla görsem dayanamam ağlarım çürüdü gitti seninle olan tüm kuvetli bağlarım seni nasıl sevdiğimi bilmiyormusun senin için delirdiğimi görmüyormusun hayat buysa eğer bırak kalsın almıyım sen olmayınca yanımda ben artık yaşarmıyım
Sevemiyorsan sevme beni. Zorlama artık yapamıyorsun yani yapamıyoruz. Ben çok denedim aslında elimden gelen ne varsa yaptım. elimden ne geldiyse daha’da iyisini yapmaya çalıştım ama olmuyor. karar verdim artık, olmayan şeyi sürekli ama sürekli yapmaya gerek yok… sen zaten birşey yapmıyorsun bunu herkez biliyor ama artık zorlamanın anlamı yok hoşçakal…
Her yazın kışı her kışın bir ilkbaharı varmış mevsimler bile anlatiyor zamanla herşeyin değiştiğini Allahın yarattıklarına şükürler olsun..Beni soracak olursanız eger suan kışı yaşıyorum elbet bunun yazıda olacak tıpkı mevsimler gibi tekrar yeserecek yapraklarim çiçek açacağım..zamanla yeniden dökülecek umutlarım hayallerim.. Ömrüm tükenene kadar yılmadan yıkılmadan bıkmadan usanmadan kök salacağım..
Aşk
Acaba! yo’ğuyla buuz eden yakan,
Şahidim halefim, bir his var mıdır?
Ki öyle ağır, öyle uçuk, öyle hayali…
Ramazan Çetiner