Siirler.Biz

Yalnızlık Çemberi Ruhumu Sardı

Yine kahrolası hüzün dolu gecemdeyim
Darmadağın olan yüreğimi
Avuç avuç topluyorum yavaşça
Yarım kalan hayallerim, umutlarım
Kayıp giden günlerim, gecelerim
Sanki kördüğüm olmuş yarınlarım
Yüreğimi azar, azar eriten sensizliğim
Sol yanıma bıraktığın acı sızım
Beni içten içe vuruyor, çırpınıyorum

Dindiremiyorum acılarımı, ve sızılarımı
İsyanlardayım anlıyormusun?
Şimdi her şeye isyan eden yüreğime soruyorum
Ben kimim?
Ben neyim?
Ey vicdansız!
Sahte sevgine esir düşen biriyim
Sen benim tek sevdiğim
Bitmesini istemediğim sevdamdın!
Senin yüreğindi benim mekanım
Ne yazık ki o mekanın içinde yarım nefesle kaldım
Dilimin ucunda, bir tatlı sözcük bırakmadan
Çıkıp gittin, arkana bakmadan
İşte şimdi sensizim
Tıpkı yere düşen, hazan yaprağı gibi
Solgun suskun
Yorgun ve bitkin
Nerdemiyim?
Çisil, çisil yağan yağmurların
Kaldırımları ıslattığı yerdeyim

Bir o yana bir bu yana sürükleniyorum
Öylece bıraktım kendimi, yağmurlara
Arada bir savruluyorum derinlere
Bazen takılıyorum bir kenara
Artık durmak yok çıktım yola
Daha, daha derin sulara
Denizlere boğulmak istercesine
Belki de sular nereye götürürse

Durdum düşünüyorum kendi kendime…
Bir anda dönüyorum geriye
Yaşamak varken ölmek niye
Bir ışık bir sevgi ışığı doğsa yeniden
Ruhuma neşe saçacak bir tutam ışık
Bir yudum sevgi bekliyorum aniden
Bir korku kaplıyor içimi
Ne yazık ki yalnızlık çemberine sarılıyor bedenim
Korkuyorum çok korkuyorum
Bir bulutun yorgun ve sızlanmasından sonra
Göz yaşlarını döktüğü gibi
İşte ben de içimdeki sızılarla
Ağlıyorum, ağlıyorum
Yalnızlığıma ve aldanmışlığıma
Zeynep Eroğlu 01 02 2010

Etiketler:

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.