Sizin Şiirleriniz

Yıldızım İnsanlar değişir Gökyüzü gibi Bazen yağmurlu bazen güneşli Ama hiçbir zaman vazgeçmez Yağmur toprağından Şimdi gökyüzü paramparça Çünkü yıldızını kaybetmiştir Bir gün pişman olduğunda Işıgını kaybeder yıldız Çünkü ay...

Geriye dönüpte baktımda şöyle Çok gezdim peşinde iz yapamadım. Düğünü dernegi şurada dursun Yad ellere inat söz yapamadım. * Sevdanın korunu attın serrime Sinemde yaralar indi...

Zalim kurşunuyla ansız vuruldum Ocağına düştüm aman doktor bey İyilik ederken kötülük buldum Ne yapalım ahir zaman doktor bey * İki yavrum için iş dedi...

BANA YAZIK DEĞİL Mİ ? * Ben burda delice severken seni Sana günah bana yazık değilmi.? Acımadan koyup gittin yar beni Sana günah bana yazık...

Gece gündüz demez durmaz çalışır Gündüzleri ile gece karışır Bazan küser ama çabuk barışır Bir lokma ekmeğin yoludur baba. * Benim’de şu derdim vardır diyemez Üstüne...

Aza koydum dolmaz,dolu almadı Yarınımda yoksan varsın olmasın Ne yaptımsa huzur beni bulmadı Yarınımda yoksan varsın olmasın Çok nasihat verdim gönül almadı Sen gideli tadım...

Ben yazayım seni, âlem okusun. Sevdamın katili, sezeler seni. Aşk'a ihanetin, kalem dokusun, Sevda defterinden, çizeler seni. Yalan dolan ile kurarsan düzen Fırsatını...

Güzel bir çilingir sofrası kurup Kadehin dibini şişeye vurup Hiç yoktan bir dünya günaha girip Biter sanıyorsun bitmiyor işte ** Şişede durduğu gibi durmuyor Sevda yarasına...

Sevenler bu kadar kalpsiz mi olur ? Gönlümün gülleri soldu demişsin Çakmışsın bir kibrit hatıralara Bu sevda yaşamaz öldü demişsin.! ** Zerre kadar suçtan payın...

Yıllar önce doğurduğun bu çocuk Koskocaman adam oldu be anam Bunca yıl garibin yanlız başına Ah bir bilsen neler,çekti be anam. Tatlı uykuların hergün...

anılar adım adım geçerken gözlerimin önünden öyle derin izleri vardı ki içimde yıllardır silinmeyen... acılar sızım sızım damlarken yüreğimin köşesinden...

O kadar uğraştım didindim durdum Sonunda üzülen yine ben oldum Her olur olmazın önünde durdum Sonunda aldanan yine ben oldum. İnanmadım duyduğuma görmeden Çok düştüm...

damlalar, buluttan kaçarcasına... yaşlar, gözlerimden koparcasına düşüyordu... tutanı yoktu! ... damlalar, penceremin camında... yaşlar, yüreğimin kenarında acılarla dans ediyordu... göreni...

gözlerim, gözlerine bakınca maviliklerine dalar giderdi Marmara'nın mavileri yetmez gözlerim pasifiklere ererdi pusulası şaşınca! ... ellerim, saçlarını okşayınca sarılarına dalar...

Sana söyleyecek söz bulamadım Yazmak için değil heceye yazık. İstedim kaderin kurbanı olma Dua’lar ettiğim geceye yazık. Yalanmış döktüğün yaşların yalan Meğerse senmişsin zehirli yılan Kendi...

Gurbet sillesini yedi kaçımız Aklara büründü siyah saçımız Soğuk yataklarda dondu kıçımız Gurbetten gurbete gitti göçümüz Baykuş seslerini her gece dinle İşkencedir cana inle ha...

Hep kırdın kalbimi yıktın gururum Ayaklar altına aldın onurum Şimdi döne döne yanar dururum Sığınmam yağmurda şemsiye olsan. Mutlu olsun diye ben tuttum sözüm Seni...

Bırakıpta beni birgün gidersen Sakın ha ardına dönüpte bakma Diz çökmüş ağlıyor olur bu adam ,,,,,Perişan dünyasın başına yıkma ,,,,,Bu senin eserin sakın unutma. * Sen...